Yaşam her daim bir motivasyon gerektirir. insan, kendini motive eden şeyler uğrunda koca bir ömür geçirir. günlerini, aylarını, hatta yıllarını bu motivasyonlara sarf eder. kimisi bu çabadan çok şey kazanır, kimisiyse kaybeder.
bu motivasyonlar farklı türlerdedir. kiminin motivasyonu akşam evinde içeceği birasıyken, kiminin motivasyonu dünyada herhangi bir aç çocuk kalmayıncaya dek çabalamaktır. bu motivasyonu sağlayan en önemli faktörlerden biri de kulaktır. kulak; duyduğunu bilinçaltına zerk eder, beyinde işlenir ve bireyin düşüncelerinin şekillenmesinde dolayısıyla da motivasyonlarının oluşmasında büyük rol oynar.
peki bugün kulaktan etki eden en mühim şey nedir? müzik. müzik, yüzlerce farklı türüyle kendini dinleyen kişinin hayatını bahsettiğim şekilde şekillendirir ve yol gösterir. bugün kitlelerin çer çöp gibi sürüklenmesindeki en temel etken de müzik. bugün mumble'a, kapitalist liriklere karşı çıkılmasının en mantıklı argümanı da budur. nasıl pop bir nesli heba ettiyse, bugünlerde festivallerde en rezil durumlarına kadar gördüğümüz bir nesli mahveden müzik genresi de maalesef ki, rap.
"eskiden öyleydi şimdi böyle" muhabbetine girmek istemesem de kısmen bundan bahsettmek istiyorum. şu anda zirvelerde olan jordan / altın türü rap her ne kadar kitlelerce - ki buna ben de dahilim - hoş geliyor olsa da bizleri uyuşturan şeyin ta kendisi. eskiden yapılan parçalardan, vinnie paz'dan, immortal tech'den, ceza'dan aldığımız "bir şeyler değişmeli, değiştiren bizler olmalıyız." motivasyonunu bugün ne lil pump, ne khontkar verebiliyor. bir taraf kusana kadar eğlence yaşamayı zihnimize güzelce işlerken, diğer taraf motivasyonumuzu farklı şekilde etkiliyor. ve eninde sonunda dinlediğimiz neyse bizler de o oluyoruz.
bugün rolex lirikleri dinliyoruz, ertesi gün vitrindeki saatin değeri gözümüzde iki kat artıyor. bugün gucci lirikleri dinliyoruz, ertesi gün bir ünlünün üstünde gördüğümüz kıyafet için salyalarımız akmaya başlıyor. normalde bu ikisini de önemsemeyen koca bir kitle şimdilerde bunları çok çok daha fazla önemsiyor. kitleler bu kadar kolay yönetilebiliyor, çünkü insanlar önlerine ne konulursa içeriğine bakmadan tüketiyor. "bir gün öyleyken, ertesi gün böyle" oluyorlar. çünkü hayatlarını dinledikleri şeye adıyor, kulağına zerk eden şeye göre bir yaşam şekillendiriyorlar.
bunların tümü sonucu, bir zamanlar dünyayı değiştirmek isteyen insanlar, bugün sadece kendi hayatını düşünür hale geliyor. cümlelerce müziğin düşüncelere tesirini anlattım, bu yazının özetiniyse tupac'in şu cümlesiyle daha anlaşılır kılacağım:
Belki dünyayı değiştiremem ama dünyayı değiştirecek kisilere ilham kaynağı olacağımı biliyorum - Tupac Shakur
bol'da yer alan içeriğin doğru veya güncel olduğu hiçbir şekilde iddia veya garanti edilmemektedir. burada okuduklarınız sizi dehşete düşürürse türkçe rap ansiklopedisine de göz atmayı deneyebilirsiniz. hukuka aykırı olabileceğini düşündüğünüz içerikler titizlikle incelenip gereği düşünülmektedir. sözlüğü reklamsız görüntülemek isterseniz üye girişi yapabilirsiniz. soğuk içiniz.
